Irvine Welsh “Porno”

Bayan Arıza tarafından 9 - Şubat - 2011 tarihinde yazıldı.

Irvine Welsh "Porno"

Aşağıdaki notlardaki her şey kitaptaki gibidir. İskoç ingilizcesini Türkçe'ye böyle çevirmiş çevirmen. Konuşma dili jargonu ve bolca da argo kullanmış.

Kitaptan Altını Çizdiklerim:

./. Hayatını yaşa! Kontrollü yaşa! Dışarı çık. Gez, dolaş. Takılmak istediğin her şeye takıl ama kontrolü elden bırakma. Artık sevişirken karşındaki insana doğum kontrol hapı ya da prezervatif kullanmadığını sor. Geçmişinden kaçma, ona saygı duy. Ölümü ciddiye al. Yaşını saklama. Sabahları uyandığında, akşamdan kaldığın için etrafa ve kendine söylenme. Başın ağrıyorsa ve ciğerlerin sana “bu ev yıkılıyor” mesajı veriyorsa doktora görünmeyi de ihmal etme. Alışkanlıklarını tamamen bırakmayı yeğleme; yoksa ya intiharı ya da hayattan ‘boş’ bi şeymiş gibi tiksinmeyi seçersin. Deşarj olmanın yollarını ara. Öfkeni sakla, yüzüne maske tak. Ruhsal, fiziksel ve zihinsel kaynaklarını tüketmek yerine hafta sonları spor salonlarına git, karateye başla mesela. Koşu bandında hızını artır. Hafızanı ve ciğerlerini boşalt ama beyninde delikler açmamaya dikkat et. Yavaş yavaş insan zaaflarına saygı duymayı öğren. Yeni arkadaşlar edin. Ölümü düşün. Bir gün öleceğini…

./. Kendim olmak için hiç zamanım kalmıyor.

./.  Çoğu kız yaşlandıkça kadın olur ama erkekler çocuk olmaktan hiç vazgeçmiyorlar.

./.  Bazen bir insanı tanımamak için çaba harcamanız gerekir.

./.  Bir insanı onun yokluğunda sevmek kolay ya da ondan nefret etmek, gerçekten tanımadığınız birisini…

./.  Seni tekrar görmek istediğini söyleyen birini terk etmek her zaman daha iyidir, çünkü kaçınılmaz olarak seni bir daha görmek istemedikleri için onları terk edeceğin bir gün mutlaka gelecektir. Hiç uğraşmamak en güzeli.

./.  Gene de bir edebiyat birimine asılmam gerekliydi ve ben de İskoç Edebiyatı’nı seçtim, İngiliz olduğumdan ve karşıtlığın bir şeyi yapmak için her zaman iyi neden olmasından.

./.  Bize öğretilen tek şey dışarı çıkıp bişiler yapmaya cesaret eden insanlara nasıl bok atacağımız ya da kıçlarını nasıl yalayacağımız. Sanat derslerinin yaptığı şey bu, bir sürü daha asalak parazit üretmek.

./.  Ya, cidden de modern hayata uyum sağlamak için tasarlanmamışım abi, bu kadar işte. Bazen her şey yumuşak yumuşak akmıya başlıyo sora harbiden panikliom ve her şey eskiye dönüyo. N’apabilirim ki?

./.  Kim olduğunu ve kim olmadığını anlamaya çalışmalısın. Hayatımızın gerçek macerası bu. Kendini bir yerde bulduğunda arkada bırakmış oldukların ve her zaman kendinle beraber taşıdıkların vardır.

./.  Bir Pazar günü e-maillerinizi kontrol etmeye çalışmak, kız arkadaşınızla aynı odada oturmaya dayanamadığınızdandır. Hayat bundan daha üzücü bir hale gelemez, kesinlikle.

./.  Ama insanlar değişiyor. Bazen yaşlandıkça daha çaresizleşiyorlar, özellikle artık gemiyi kaçırdıklarını düşünüyorlarsa.

./.  Çünkü kendini bok gibi hissettiğinde, bütün enerjin akıp gittiğinde, lavaboda koca bi bulaşık yığını görürsen; bu en kötü şeydir abi, olabilecek en kötü şey budur, bütün enerjin sanki lavabo deliğinden akıp gitmiş gibi olur abi, son damlasına kadar.

./.  Bizim moruk peder bir Cagney filminden alıntıladığı şu eski repliği tekrarlar dururdu ‘enayiler için boşuna zaman harcama’, ve bu bana verdiği en iyi öğüt olma özelliğini bugüne kadar korudu. Bunu yapmak cidden çok alçakça olurdu. Eğer onlara iyi davranmaya devam ederseniz, hiçbir şey öğrenemezler. Sırf bu yüzden, gelecekte, daha etraflıca s.kilirler, ve daha acımasız biri tarafından. İyi olmak çok acı, Shaky’nin dediği gibi.

./.  Bazı piliçler insanın içine işler çünkü onlarda sizi yakıp tutuşturan ne olduğunu kestirebilmek zordur. O da böyle; güzel evet, ama size her seferinde başka bir şey gösterebilme yeteneğine sahip. Lens ya da okuma gözlükleri. Açık ve dökülen saçlar veya at kuyruğu veya taç ya da topuz. Pahalı butik dekolte elbiseler veya günlük spor kıyafetler. Sıcak bir duruş ve beden dili sonra buz gibi. Erkeklerde hangi düğmelere basılması gerektiğini tam olarak biliyor, ve bunu içgüdüsel olarak yapıyor. Evet, o tam benim için yaratılmış.

./.  Bazı piliçler vardır ki etraflarına yaydıkları arıza kokusunu alabilirsiniz, kötü bir baba ya da üvey babanın bıraktığı tedavi edilemez bir ruhsal yaradan kaynaklanır genelde, bir süreliğine sosyal bir egzema gibi uykuya yatsa da her an patlamayı beklemektedir. Orada gözlerinde görürsünüz, o bozulmuş, yaralı ifadeyi, kötücül bir güce yıkıcı bir aşkla bağlanma ihtiyacını ortaya koyarlar, o güç kendilerini tüketene kadar da bağlanmaya devam ederler.

./.  Sanki bir uçurumun yanındayım, hem en kenara kadar gitmek istiyorum, ama aynı zamanda da bunun düşüncesi bile beni dehşete düşürmeye yetiyor.

./.  Temizlikçilere temizlemeleri için mi temizlememeleri için mi para veriyoruz? Yo, eğer insanlar yapmaları gereken işleri yapsalardı hayat çok sıradan, çok İskoç dışı olurdu.

./.  Sıkıcı komplo teorilerden bahsedip duran öğrenci tipli bir grubun yanına oturuyoruz, heyecanla kimlerin kimlerin ölmemiş olabileceğini tartışıyorlar: Elvis, Jim Morrison, Prenses Di. Kendi gençliklerine ve ölümsüzlüklerine olan inançları o kadar güçlü ki birinin sahneyi gerçekten de terk etmiş olabileceğine inanmıyorlar. Yaşamı doğrulayan, ölümü reddeden burjuva hayal dünyasında takılıp kalmışlar.

./.  Tamamen normal olan size acayip geldiğinde, sıçmış ve de kopmuş bir hayat yaşamış olduğunuzu anlıyorsunuz.

./.  Ama birine rastladığınızda, geçmişte kaç kere sıçmış olursanız olun, her zaman diyorsunuz ki…evet. O kadar umut doluyuz ki beklentileri aklımıza getirmiyoruz bile.

./.  Kendi ruhuna yalan söyleyemezsin.

./.  Birinin sizi kafaladığını bildiğiniz ama bunu böylesine gösterişli ve ikna edici bir şekilde yaptıkları için de kendinizi kapılmaktan alıkoyamadığınız o ürkünç-güzel an, o acı-tatlı çıkmaz bir kez daha yaşanıyor…yo, bunun nedeni yaşamınızın o anında tam olarak duymak istediğiniz şeyleri size eksiksiz olarak söylemeleri aslında.

./.  Sınıf savaşına inanıyorum. Cinsiyetler arasındaki savaşa inanıyorum. Kendi kabileme inanıyorum. Ölü beyinli salak kitlelere karşı ve sırada, ruhsuz burjuvalara karşı dürüst, aydın işçi sınıfının savaşına da inancım tam. Punk Rock’a inanıyorum. Northern Soul’a. Acid House’a. Mod’lara. Rock’n Roll’a. Ticarileşmeden önceki samimi rap ve hiphop’a da inanıyorum.