Cem Kurtuluş’tan Film Kritiği: Beyaz Ölüm

Bayan Arıza tarafından 30 - Temmuz - 2013 tarihinde yazıldı.

“Beyaz Ölüm”, Halit Refiğ’in 80’lerde çektiği yoz gençlik, kötülük yuvası diskolar, fahişeleri pazarlayan pezevenkler, tecavüz hastası fena adamların gösterildiği, aynı zamanda Tarık Akan, Ahu Tuğba gibi o dönemin şöhreti içinde yüzenlerin boy gösterdiği dram filmi.

Kuşağın bu filmlerinde genellikle oyuncular aynıdır. Tarık Akan, Ahu Tuğba, Nuri Alço, Gülşen Bubikoğlu, tecavüzcü Coşkun tiplemesiyle Coşkun Göğen bu kuşağın filmlerinde boy göstermiştir.“içinde -beyaz var mi beyaz? –çok harmanım -sarı var sadece ve Damarlarım bomboş, kanım beyaza hasret”  diye muhabbetlerin devam ettiği, uyuşturucudan kıvranan kafayı yemiş gençlerin kendi etini satarak uyuşturucu bulduğu, uyuşturucu baronlarının gençleri nasıl kullandığını ve gençlerin sonunda mezarı boyladığının resmidir Beyaz Ölüm.

Yeşilçam’ın kötü adam tayfasının yanında bir de temiz yüzlü, uyuşturucu baronlarının peşine düşen, gençleri bu zehirden kurtarmak isteyen Komiser karakteri vardır. Karakterler hep kötü tiplemedir. Pezevenk, uyuşturucu baronu, etini satan fahişe, genç ve uyuşturucu bağımlısı şov kızı ve birçok karakter…

Kabataslak mevzunun içine derin dalmak gerekiyorsa, uyuşturucu patronu Hacı Bey’in kuklası olan şov kızı ve uyuşturucu bağımlısı olan Meral kısa zamanda uyuşturucu mafyasını çökertmek isteyen Komiser Yılmaz ile harekete geçer.

Yılmaz ile kısa zaman içinde ilişki kuran Meral bu tanışma sürecinde uyuşturucu Patronu Hacı Bey’in  muhbir görevini üstlenir. Uyuşturucudan deliren Corci polis tarafından konuşturulmak istenirken Meral’ın ispiyon etmesi sonucu öldürülür. Corci’nin öldürülmesi sonucu komiser, Meral hakkında tüm düşüncesini değiştirse de bu kısa sürer.

Meral komiser Yılmaz’a  “arabanda bomba var” diye ihbar etse de komiser Yılmaz arkadaşını kurtaramamıştır, bununla birlikte Komiser Yılmaz’ın Meral hakkında fikirleri değişir. Aynı zamanda Meral karakterinin Komiser Yılmaz’ı arayıp yağmur altında uyuşturucudan kıvrandığı sahneyle, Corci’nin hastane odasında kıvrandığı sahne film hakkında izleyiciye birçok detay veriyor.

Baskın sonucu Komiser’e yardım eden Meral’in  öldürülmesi, ölmeden önce içten gözlerine bakarak “seni sevdim“ demesi filmin buruk sahnelerinden.

Filmin sonlarına doğru her bitiş gibi uyuşturucu baronunun yakalanmasıyla film son bulur.

İnternette okuduğum bir yorum döneme de kısa bir değinme yapıyor:

“Özalist politikalarla köşedönücülüğün, kendini kurtarmanın, işbitiriciliğin övülmeye, özgeciliğin (başkalarının hakları için uğraş vermenin) enayilik olarak görülmeye başlandığı bu dönemde, bunlar nasıl bir işlev gördü?“

 Her ne kadar 80’li yıllarda uyuşturucu ticareti başını almış gitse de üstte okuduğunuz yorum da bir polis övücülüğünün resmiydi. Sountrackleri ve rock balladlarıyla, temasıyla, oyunculuklarıyla döneme damgasını vuran gişe rekorları kıran Beyaz Ölüm o dönem eminim birçok kişinin ilgisini çekmiştir, halen ilgisini çekmeye ve izlenmeye devam ediyor.

O dönemki filmlerin teması yozlaşan gençliğe karşı bazı şeyleri kafalara sokmaktı. Beyaz Ölüm de uyuşturucu batağına saplanmış gençleri bu bataklıktan kurtarmak için yapılan bir film olmakla birlikte polis övücülüğünü öne çıkaran bir film de olmuştur.