Neyin arayışı içinde
Yıllar boyunca hipodrama giderseniz
Her Allahın günü orada olan
Bazı tipleri fark edersiniz,
Tuhaf görünümlü ve gözleri benimkiler kadar
Umutsuz insanlar
Çok kötü kokan biri vardı,bir tür deri hastalığından mustaripti
**
Otostop yaparken alırdım onu arada sırada, karayolundaki çalıların arasında uyurdu sanıyorum.
**
Onun teorisi bütün jokeylerin yarıştan önce bir araya gelip o gün hangi numaranın kazanacağında anlaştıkları yönündeydi-bir numara seçiyorlardı ve o numara bütün gün kazanıyordu ve o orospu çocuklarının bu kadar zengin olmalarının nedeni buydu;hepsi o numaraya oynuyordu.
**
Yıllardır bütün hipodromlarda gördüğüm bir başka tip var, acelem vardı ve bana dirsek geçirdi,’’hey,Mac, dirseğini kolla!’’dedim ona ve bana’’yüzünü betona sürtmek geliyor içimden!’’dedi,ben de ,’’dur bir dakika,’’dedim ve ceketimi çıkarıp banklardan birinin üzerine koydum,döndüğümde gitmişti.
**
Hala görüyorum onu ve tuhaf olan şu ki o giderek daha zayıf ve güçsüz görünürken ben ona kıyasla gençleşip güçleniyorum,bana öyle geldiğinide sanmıyorum,uzun süredir sürekli kaybediyor galiba. Sonra sarışın hatun var, şişman ve yavaş ama önemi yok,kazanmayı biliyor ve bazen sürpriz atları da bulur,gün be gün,sakin ve umursamaz bir tavırla oynar atlara,şimdi onu kulüp binasında görüyorum,şık giyimli,hala şişman yanında genç bir erkek ,bildiğimi ama bir şey söylemeyeceğimi biliyor. Ben de kulüp binasında olduğuma göre kendi tarzımda fahişelik yapmış olmalıyım.
**
Bir başka tip,iki dirhem bir çekirdek giyinir,pahalı puro içer ama asla oynamaz,çöp kutularını karıştırır,peçeteler ,yırtık biletler, eski gazeteler, bayat sosisli sandiçler,bira kusmuğu parmaklarını daldırıp karıştırır purosunu tüttürerek ,neyin arayışı içinde?
**
Tabelada son anda bir değişiklik gördüğünde koşmaya başlayan tip var sonra,atları kulübelere sokarlarken cenetten bir tüyo almışcasına koşmaya başlar,ve haklıdır, tabeladaki son değişiklikler fevkalade önemlidir, ama öyle de kazanamazsın, üstü başı döküktür, umutsuzdur, sözünü etmişken, birkaç haftadır yok ortalıkta. Diğer bahisçilerin hepsinden daha kıdemli olduğumu düşünüyorum hipodromda, seyislerden, eğitmenlerden ve jokeylerden değil,onlar benden daha kıdemli,ama bahisçiler değil.
**
Bütün kadınların (ki sayı hayli kabarık)bana aynı ses tonuyla şöyle demişlerdir:’’Tanrım,seni ne zaman görsem ATLARDAN söz ediyorsun!
**
Saatlerde konuşabiliyorsun onlara dair! Tanrım, ne kadar can sıkıcı adamsın sen!bir de şiir yazıyorsun atlara dair. AT şiirlerinin ne kadar sıkıcı olduğunun farkında değil misin kimse anlamıyor onları!
**
İşte bir tane daha
Bilgelerim
Büyük beyinlerin,
Beni en çok rahatsız eden yanları
Söylediklerinden bu kadar emin olmaları.
Yine de onları bağışlamak zorundayım.
Enerjilerine hayranım
(Benim de enerjim var ama yanıt bulmak için değil)
Giderek daha çok bileceğime
Daha az biliyorum
**
Kendimi daha rahat hissedeceğime daha gergin hissediyorum.
**
Tanrım,kütüphanelerdeki kuyruğunun peşinde dönüp duran köpekleri çağrıştıran felsefe kitapları gibi konuşmaya başlıyorum.
**
Genç bir adamken
Kütüphanelerin beni cezbeden yanı
Yaşı berduşlardı galiba,
Helaya gidip sıçar,ellerini yüzlerini yıkar,
Sonra bir kitabın üzerinde uyuya kalırlardı
Ve sinekler dönerdi etraflarında
100.000 sıkıcı kitap cildi bana bakarken
**
Bütün o bilgeler,
bütün o yıllar
harcanmış
Kaybedenin Önde gideni